Güllük Çöplüğüne NAZİRE
Rüzgârın önünde şaşan çöğürü
Takmasam olmuyor taksam olmuyor
Güllük bahçesine düşen çöğürü
Sökmesem olmuyor, söksem olmuyor
Bataklığa nice sinekler konar
Bal yapan arı uzaktan döner
Her ot kendisini gelincik sanır
Bakmasam olmuyor baksam olmuyor
Çirkef çöplüğünde gezen gafile
Fitnelik gölünde yüzen gafile
Kemik göstermeden azan gafile
Çakmasam olmuyor, çaksam olmuyor
Ahmak suretini aynanda görür
Başkası sanarak havlayıp durur
Topal eşek gibi ayağın sürür
Sekmesem olmuyor seksem olmuyor
Acep güllük bahçesine kastı ne?
Gaflet uykusunda düşmüştür kine
Uyurgezerlerin bir gün üstüne
Çökmesem olmuyor çöksem olmuyor
Tez kururlar bataklığın otları
Kimler saldı başımıza itleri?
Gülün çevresini saran çitleri
Yakmasam olmuyor yaksam olmuyor
Güllük benim evim, gülleri şahım
Arşı bile delip geçecek ahım
Bataklık artığı toprağa tohum
Ekmesem olmuyor, eksem olmuyor
Öfkeden yarıldı bıçağın kını
Bir akarsa durmaz kalemin kanı
Korkuluk diyerek güllüğe onu
Dikmesem olmuyor diksem olmuyor
Önümde güttüğüm sürüye katıp
Karşıma çıktığı yerlerde çatıp
Onun ile yağlı güreşi tutup
Yıkmasam olmuyor yıksam olmuyor
Güllüğün gülleri içinde ağrı
Boynunda torba, yanıyor bağrı
Yularından tutup ahıra doğru
Çekmesem olmuyor, çeksem olmuyor
Yol öğrenilirimi yol delisinden
Şark köşesi olmaz yer halısından
Sahte dost insanı çıkartır dinden
Çıkmasam olmuyor, çıksam olmuyor
Boş hayaldir elbet, çöldeki kuyu
Dil, dil değil, sanki kırılmış yayı
Üstüne bir kazan bulaşık suyu
Dökmesem olmuyor döksem olmuyor
Dürüstlere eğmedim ki kaşımı
Boş yere hiç akıtmadım yaşımı
Der ki Yiğit, otuz iki dişimi
Sıkmasam olmuyor sıksam olmuyor...
Harun Yiğit